bir erkek sevdiği kızdan neden kaçar
Hastanelerin onkoloji bölümlerine işi düşenler bilir; içeride sıklıkla hüzünlü / çaresiz / zehirli bir ortam söz konusudur. O ortamdaki çaresizlikten/endişeli koşuşturmadan daha çok can acıtabilecek tek şeyin ise, yine aynı yerdeki çocuk hastaların gücü tükenmiş/ümitsiz bakışları olduğunu düşünüyorum.
Oortamın koşulları nasıl gerektiriyorsa da öyle giyinmeniz lazım. Ama olduğunuzdan da farklı gözükmeyin sakın. Kendinize bir-iki rötuş yapabilirsiniz. Bugüne kadar hiç giyilmemiş bir kıyafet veya denemediğiniz bir saç modeli ile kendiniz olmaktan çıkarsınız. Bu da karşı tarafa yansır ve çok da sırıtır.
Topkale çizgisine paralel bir şekilde, yuvarlanarak sağdan geliyor. Ceza alanında 1 kız var. Kaleye yarım metre var. Vursa gol olacak. Herkes bağırıyor: Vur,vur,vuuuurrr!! diye.
ÇağrıBaş, 1 Ocak 1997 yılında Antalya'nın Manavgat ilçesinde doğmuştur. Annesi ev hanımı, babası ise bekçi olarak hayatlarını sürdürüyorlardır. Çağrı ilkokul yıllarında ailesi tarafından desteklenmediği için derslerinden geri kalıyor, öğretmenlerinden azar işitiyordur. Okul'un rehberlik servisi Çağrı'nın bu başarısızlığının önüne geçmek amacı ile
Kızla konuşulacak ilgi çekici 89 konu. Erkekler bir kızdan hoşlandıklarında konuşma konusunda çok endişe duyarlar. Duygularını ifade etmekten korkarlar. Birçok erkek genelde cazibesini kullanıp kızlarla flört etme yoluna giderler. Bu hile kızları etkilemek söz konusu olduğunda geçerlidir.
Site De Rencontre Pour Trouver Un Homme Riche. Aile ve Çift Terapisti Uzman Psikolog Naciye Tokaç, erkekleri evlilikten korkutan psikolojik durumları şöyle belirtti “Kadın ve erkek; algılama, karar verme mekanizması, stresi yönetebilme becerisi, ihtiyaç duydukları şeyler birçok açıdan farklılık gösterirler. Tüm bu farklılıkların evlilikle birlikte bir uyum göstermesinin beklendiğinden dolayı erkeğin evliliği bir kez daha düşünmesine sebep olmaktadır. Kadınların da erkeklerle farklılıkları yüksek olmasına rağmen kadının uyum sağlamaya daha fazla yatkın olması; erkeğin ise kendi istediğini yapma konusundaki çoğunlukla ısrarcı tutumu evlilikle ilgili bakış açısını da etkilemektedir. Bir diğer önemli neden erkeğin “bireyselliğinin yok olacağını” düşünmesidir. 'Kısıtlanacağım' düşüncesi Anne baba ile birlikte yaşanılsın veya yalnız yaşanıyor olsun yaşamı boyunca edindiği, istediğini istediği zaman yapabilme özgürlüğünün elinden alınacağına dair endişesidir. Evliliğin; eve ne zaman geleceği, iş çıkışı arkadaşlarıyla biraz vakit geçirmek istediğinde haber vermek zorunda olacağı, hafta sonu planlarını yalnız yapamayacağı, tatil planları, hatta yeme-içme alışkanlıklarının bile etkileneceği bir süreç olacağını düşünecektir. Bu durum erkek için oldukça kısıtlayıcı olarak görünecektir. Özellikle bizim toplumumuzun bazı kesimlerinde erkeğin hesap vermemesine dayalı olarak yetiştirilmiş bir birey için bu oldukça zorlayıcı olacaktır. Her yetişkin birey ailesi ile veya yalnız yaşıyor olsun özgür ve hesap vermek zorunda olmadığını hissedecektir. Aynı zamanda ev ve aile ile ilgili maddi-manevi sorumluluk yüklerinin kendisinde olmaması, faturaları, gelir-gider dengesini kendisi düşünmek zorunda olmaması özgürlük hissini sağlamaktadır. Evlilik sonrası ise artık sadece kendisini değil, eşini belki de çocuklarını düşünmesi gerekecektir. Bu durum da oldukça fazla sorumluluk demektir. Sadece kendinizin değil, eşinizin de ihtiyaçlarını, hastalıklarını, sosyal ihtiyaçlarını ve daha birçok konuyu düşünmesi gereklidir. Evliliği istemeyen erkekler çok da farkında olmasalar da aslında bu sorumlukları almak istememektedirler.”Erkek için evliliği itici yapan en önemli etkenlerden birisinin de istediğini istediği zaman kimseye hesap vermeden yapamayacak olması olduğunu kaydeden Psikolog Naciye Tokaç, şöyle konuştu ”Tatil planları, arkadaşlarıyla gideceği mekanlar, bu mekanların içeriği, hangi arkadaşlarıyla görüşebileceği-görüşemeyeceği, katılmak istediği sosyal etkinlikler, hobileri gibi birçok alanda kendi başına karar verme özgürlüğünü kaybetmekten korkmasıdır. Çoğu evlilik sonrası çiftler; birbirlerinin belirttiğimiz alanlardaki isteklerine karışmayı hak olarak görmekte ve onlardan bu konuda ne yapmasına karışmasının normal olduğunu düşünmelerini beklemektedir. Çevresindeki kötü örneklerden etkilenebilir Burada belirtmeliyim ki; evlilik için belirli bir olgunluk seviyesi gereklidir ve bu olgunluğa erişmiş kişilerin kendi hayatlarıyla ilgili kararlar alma sorumluluğu da kendisine ait olmalıdır. Zaten eğer evlenecekse; evliliğin gereği olan birliktelik' kavramına aykırı hareket etmemesi gerektiğini de bilecektir. Erkek için evliliği tekrar tekrar düşünmesini sağlayan bir başka etken de çevresindeki, özellikle anne-babalarında gördüğü kötü evlilik yaşantılarıdır. Bu durum sadece erkekler için geçerli değildir. Kadınların da yakınlarında kötü evlilikler mutlaka vardır. Ancak burada erkek ve kadının hayata bakış açısı farklılıkları devreye girmektedir. Kadın gördüğü kötü evlilikler sonucunda “kendisinin böyle olmayacağını ve daha iyisini yapabileceğini” düşünürken; erkek ise genelleme yaparak “evlilikler böyledir ve ben bu durumu yaşamak istemiyorum” fikrine daha yatkındır. Kadın durumu değiştirebileceğine ve kendisinin farklılık yaratacağına inanırken; erkek durumu kabullenicidir. Erkek için evliliğin en itici noktası ise “cinsellik ve tekeşlilik” fikridir. Evlendiğinde cinselliği hayatı boyunca daima aynı kadınla yaşama durumu ve tekeşlilik kavramının erkeğe birçok konuda olduğu gibi bu konuda da özgürlüğünü kısıtlayıcı gelmektedir. Ancak unutulmaması gereken cinsellikle sağlanan doyum sürecidir. Eğer partneriniz ile doyum sağlayıcı bir birliktelik yaşıyorsanız ve birbirinizden çekinmeden yenilikler yapabiliyorsanız, cinsel uyumunuz varsa tek kişiyle yaşadığınız cinsellik sizin için yeterli olacaktır. Tabi ki hayatta karşılaşacağınız başka konulardaki sorunlar zaman zaman cinsel yaşamınızı etkileyebilir. Ancak sorunlarda yaşamın bir parçasıdır. Sorunları aşmayı bilmek ve cinsel yaşamınızı etkilememesini sağlamayı öğrenmek de kişisel gelişimin önemli bir noktasıdır. Erkeklerde daha sıklıkla karşımıza çıkan evlilik fobisinin birçok sebebi olmakla birlikte; hayatınızda olumsuza ve baş edemeyeceğinize inancınız yükseldikçe sadece evlilik değil birçok konudan kaçınacaksınızdır. Oysaki olumluyu inşa etme konusunda göstereceğiniz cesaretiniz; hayata güzellikler katma ve bırakma konusunda size fırsat sunacaktır. Evlilik de bu güzelliklerden birisi olabilir.”
bir kısım erkeklere ait saçma sapan anlaşılamayan durum. madem hislerin gerçek değil, madem kıçın yemiyor ne diye karşındaki insanın duygularıyla oynarsın! bunun adı öküzlüktür başka da bi bok değil. niye kadının güvenini kazanma şerefine nail olan herkes sonsuza kadar o kadınla kalmak zorunda mı? sorusunu sorduran dandik çıkarım belki kızın hataları vardı. belki erkek, güvenden gayrı bir şey sağlayamamıştı. belki de her ikisi birdendi. kim bilir? o kızın güvenini kazanana kadar çektiği zahmetlerin intikamını almıştır. ben artık başka bir neden bulamıyorum çünkü bkz because i canedit amma kotulediniz ben kendimi kast etmedim. valla bak yani o erkek oyle diyordur hesabi. ben bi kizin guvenini kazanayim o ekmek kapisini bir daha asla birakmak manyak miyim. fazla abartılan erkek. hanım kızların artık daha güçlü olmayı ve önceliklerini sağlam tutmayı öğrenmeleri gerek. bir insana pat diye güvenip bu güvenin sorumluluğunu da yine karşıya yüklemek yerine güveni yavaş yavaş yapılandırmak, o zamana kadar da anın tadını çıkarmaktır sağlıklı olan. yoksa holivud aşkları üretelim derken göte gelirsiniz beyle. akıllı olun az akıllı. aranızda hala kavanoz kapağı açan erkeğe sığınanlar var. şerefsizdir, net. sanıyorum ki ben de bir dönem bu kategoriye girdim. olayı anlatayım,20 yaşımdayken üniv.'de tanıştığım bir kız arkadaş vardı, seçmeli dersim sırasında tanışmıştık. başta muhabbetimiz ders bazlıydı ve benim daha iyi olduğum bir dersti, beraber çalışma teklifi geldikten sonra ben de kabul ettim, ders çalıştık vs. sınavda da yardımcı olmuştum kendisine. dönem bittikten sonra da yazın muhabbete devam ettik. yalanım olmasın gerçekten de çok güzel bir kızdı. fiziksel güzelliğinin yanında kafası çalışan ve hoşsohbet birisiydi de. varlıklı fakat epey problemli bir aile hayatı geçirmişti. gel zaman git zaman mesajlaşmalarla vs. biraz dertleşmeye başladık, daha çok dinleyen taraf ben oldum. elbette öyle güzel bir kızla zaman geçirmek hoşuma gitti fakat problemlerini dinlerken ve yorumlarken samimiydim, gerçekten de faydam dokunsun yaptığım bir yorum vs. işine yarasın istedim. her neyse, sonunda okul bittikten sonra yazın taksim'de buluşma kararı aldık. aramızda bir şey yok, yalnız arkadaş modundayız. bu arada görüştüğümüz esnada kızın bir erkek arkadaşı var, daha doğrusu kız kafada bitirdiğini söylüyor fakat erkek arkadaşı hala kendisini sevdiğini iddia ediyor vs. öyle baş belası psikopat aşık modunda bir çocuk değil bu kişi. bildiğim kadarıyla birikimli düzgün bir insan. ve istanbul'da beraber kalıyorlardı buluştuğumuzda. ben kızla buluşuyorum taksim'de. işte sohbet muhabbet, bir yerden sonra yine onunla alakalı mevzuları konuştuk. özgüvenini kıran, törpüleyen bir ailesi olmuş, çocuk büyütmenin sorumlululuğundan kaçıp çocuklarında açtıkları yarayı parayla vs. kapatmaya çalışan tipler yani. kız bunu onlara söyleyince ''bizler birer bireyiz ve sen de artık büyüdün,'' gibi argümanlarla geliyorlar. ben yine kızın özgüvenini destekleyecek nitelikle konuşmalar yapıyorum, gerçekten de desteklemek istiyordum onu bu konuda. tabii ablamız güzelliğini sergilemekten de geri kalmıyor yaz günü, öyle güzel bacaklar, beyaz ten, uzun boy bir de kısa şortla birleşince taksim'de yanında dolaşan erkek olarak o stresi çekmek de ayrı bir olaydı ya buluşmanın sonunda kız bana ''ya bizimkiler seninle bir tanışmak istiyorlar,'' diyince ben de şöyle bir duraklamıştım. biliyorum türk filmlerinde karşılaşabileceğiniz bir tesadüf bu inanması da bir hayli zor fakat bu kızın erkek arkadaşı, benim geçmiş yıllarda oyunculuk kursunda tanışıp aşık olduğum bir kızın en yakın dostu, başka bir şehirde aynı üniversitede okuyorlar ve uzun zamandır da sıkı fıkı arkadaşlar. bu detayı yukarıda vermedim çünkü gerek duymadım ama şimdi vermek zorundayım hikayeyi bağlayıcı bir unsur çünkü. neyse devam edeyim, kız bana ''bizimkiler seninle bir tanışmak istiyorlar,'' demişti. ''tamam, olur'' dedim ben de. gerçekten de aramızda güzel bir diyalog geçer belki diye düşündüm. bir yandan da ''ulan acaba bana ayar vermeye falan mı çalışacak lavuklar,'' diye kafamdan geçiyor. tipler böyle atarlı tipler olmasalar da ihtimaller dolaşıyor kafamda, buluşmamızın sonu. bu arada biz de tiyatroya gidelim mi aynı hafta gitmeyelim mi onu tartışıyoruz falan. şehir tiyatroları sezonu kapatmış halbuki. ben de güya o dönem tiyatroyla ilgiliyim, kızın erkek arkadaşı söyledi bana kapandıkları, ayrı bir elemanlar geldiler. üç kişi. el sıkıştık fakat soğuk bir tavır takınmıştı hepsi de. yurt dışından gelmiş bir tanesi, bu gelen de benim geçen yıllarda aşık olduğum kızın yeni sevgilisi gibi bişi. ben biraz da inadına sıcak davranıyorum, son derece güler yüzlüyüm falan ama bunlar böyle artistler, doğru düzgün yüzüme bakmıyorlar falan. kız bir mahçup oldu işte ya x kusura bakma lütfen yanlış anlamadın di mi falan filan diyip duruyor, yok dedim ne yanlış anlayacağım. olaya anlam verememiştim hepsi bu. neden o elemanlar gelip benim elimi sıktılar ve muhabbetin ilerleyen safhasında ben orada yokmuşum gibi davrandılar. anlam vermememiştim. o günden sonra kızdan uzak durmaya başladım. ona sinirlendiğimden değil ama bitmemiş bir ilişki ortadayken araya giren 3. kişi olmak istememiştim aslında. bu kız arkadaş her ne kadar beni ''yalnız arkadaş'' kıstasına aldığını beyan etse de ben olaya neresinden bakayım anlam veremediğimden kızdan uzak durdum. en son okulda gördüğümde de selamımı verip kaçar gibi uzaklaşmıştım. bu kız arkadaş bana baya hayatını açmıştı, özel sorunlarını paylaşmıştı, sağda solda rahat rahat anlatamayacağı cinsten şeyleri bile söyleyecek kadar güvenebilmişti bana. ben de elimden geldiğince destek olmaya çalıştım ama taksim'de yaşadığımız o abuk durum nedense bende kaçma, terk etme isteği uyandırmıştı, kıza olmasa da duruma, durumdaki anlamsızlığa öfkelenmiştim, belki de ondan basıp da böyle bir anımdır. yani diyeceğim, erkek öküz değilse vardır bir sebebi belki ... ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın.
sevgilisi vardır belki. yıllardır birlikte olduğu ve bırakamayacağı bir sevgilisi vardır. aşık olduğu kızdan uzak durma sebebi de aldatma başlık başa kaldıktan sonra yapılan edit aşık olduğu kızdan beklediği sinyalleri alamıyodur belki. sevgisi , istemese bile gün geçtikçe platonikleşiyodur. o umutsuzluk hallerinde aşık olduğu kızdan uzak durması kendisi açısından en doğru harekettir. pasif bir erkektir. edward dır kesin bunun adı. kendisi de vampirdir. kız insan olduğundan uzak duruyordur. olabilir yani. filmde öyleydi. bkz twilight kaçan kovalanır diye düşünüyordur...belki de idare ettiği diğer hatunlara çaktırmak istemiyordur.. ne yaptığını kendisi de bilmiyordur.. * akıllı erkektir, evet evet bence akıllıdır. tamam kaynağına inerseniz güvensizlik çıkabilir ortaya ama yaptığı fiil bazında akıllıdır efendim kendisi. şöyle açıklamaya çalışayım; bence aşk tamamen bir ego sorunudur, yani sizden üstün zannettiğiniz kişiye karşı hissettiğiniz bir eziklik duygusudur. sevgi demiyorum, aşk diyorum ona göre ayar vermeye çalışın. bu eziklik duygusu sevgiden çok farklıdır çünkü sevgi, beraber vakit geçirdikçe, size gösterdiği o şevkat duygusuyla, güven duygusuyla falan filizlenir ama aşk vakit geçiremedikçe, siklenmedikçe, süründürüldükçe oluşur. sağolsun atalarımızda bu konuda yememiş içmemiş ve herkesin bildiği 4s kuralı'nı çok güçlü, özgüvenli, dengeli her ne bok olursanız olun, aşık olunan kişiye karşı zayıfsınızdır, çünkü onu sizden üstün zannedersiniz. canınızı en çok o yakabilir, saçma sapan bir lafı, bir bakışı sizi gerçekten kırabilir, üzebilir, müslüm'e bağlatabilir. bu sebeptendir ki, uzak durmak en haline gelmediyse tabi. aşkla içli dışlı olmaya cesaret edemeyen,duygularına ket vurmayı tercih edecek kadar korkak ve özgüvensiz erkektir. eğer bu çabasında başarılı olursa unutur. "afferim sana" denilerek takdir edilir. aşık olduğu kızdan uzaklaşmaya çalışan ama zihnen pek uzaklaşamayan erkektir. dinlenen müzik, izlenen film, gidilen mekan, yenen yemek kısacası herşey aşık olunan kızı hatırlatır. unutulmadığı içinde pek uzak durmak mümkün değildir. bunlar olmuyorsa zaten bu tek taraflı aşk bitmiş, bahsi geçen kızdan uzak durulmuştur. ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın.
Reddedilme korkusu BİR erkeğin en büyük korkusudur. Reddedilmenin acısını yaşamak istemez. Reddedildiği vakit depresyona girer, aylarca çıkamaz. Kızın burnunun çok havalarda olması BU durum delikanlıyı korkutabilir. Yanına bile yaklaşamazken, bir de sevdiğini söylemek çok zor olur. "Bu kız bana bakmaz" psikolojisi KIZI gözünde fazla büyütür böyle düşünenler. Alt tarafı kızın tekidir. Atla deve değildir sonuçta. Pek takmamak lazım bunu. Kabusların başrol oyuncusu "Sadece arkadaşız" cümlesi "SADECE arkadaşız" cümlesi bir erkeğin sevdiği kızdan duymak isteyeceği en son cümledir. Ağır tahribat yapar. Yaraları sarmak zor olur. Utangaçlık ERKEĞİN önündeki en önemli engeldir. Bir cesareti olsa neler yapacaktır da utangaçlık bırakmaz yakasını. Hatun kişinin bir başkasına platonik aşk beslemesi GELİR bir de kendisine aşık gence anlatır bunu. Yürekler dağlanır. Ciğerler pare pare olur. İçinde bulunulan maddi sıkıntılar KIZI bir yerlere götürmek, para harcamak lazım gelir. Şimdiki kızlar parasız adama bakmaz. Çocuk da fukaraysa ne yapsın? Aşkını kalbine gömer. "Aşkımı ilan edersem tüm sihri kaçar" düşüncesi FUZULİ sendromu yaşayan gencin sorunudur. Söyleyince aşk bitecek, tüm büyü bozulacak, bir daha aynı şeyleri hissetmeyecek sanır. "Sevdiğim kız ileride değişir mi?" endişesi HAYALİNDE kusursuz bir karakter vermiştir sevdiği kıza. Bunun değişimini görmek istemez. Sevdiği haliyle gönlünde yaşasın ister ve duygularını açıklamaz. DEVAMI YARIN... LÜZUMSUZ BİLGİLER Dubai'de iflas ilan edilemediği için insanlar lüks spor arabalarını havaalanında bırakarak ülkeden kaçarlar. Bu arabalar toz toplamak üzere orada kalırlar. TESPİTLİ YORUM O kadar hiçbir şey yapasım yok ki, 3 dilek hakkı verseler umurumda olmaz, kullanmam bile. NE KADAR OLDU? Ünlü boksör ve futbolcu Sabri Mahir, Berlin'de açtığı ve Alman sosyetesinin akın ettiği lüks cimnastik salonunda şımarık ve kaprisli tavırlar sergileyen Barlene Dietrich'i kalçasına tekme atarak kovalayalı 85 YIL OLDU AlkışlıYorum AVUKATLIK stajı yaptığı sırada yoksul bir eve hacize giden ve bundan dolayı çok üzülüp ağlayarak eve dönen bir arkadaşım, avukat kızının ağlamasına ve üzülmesine dayanamayıp o yoksul ailenin tüm borçlarını ödeyerek eşyalarını kurtaran bir de babası var. Gururla takdim ederim... Yasal Uyarı Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın. Balık kraker 10 Ağustos 2022, Çarşamba BİR blog yazarı 'her girişte şifresini unutan adam' Balık Kraker'in analizini yapmış. 90'lı yıllarda algı dünyası... Efsane kamyon arkası yazıları-3 09 Ağustos 2022, Salı BEN senin beni sollayabilme ihtimalini sevdim. BİZ kimseyi yarı yolda bırakmadık, onlar müsait bir yerde indiler… AVRUPA... Efsane kamyon arkası yazıları-2 08 Ağustos 2022, Pazartesi KARAYOLLARINDA değil, senin kollarında öleyim. GAZLA uçabilirsin, ama frenle konamazsın. AŞK çekenin, yol gidenin... GECELERİ... Efsane kamyon arkası yazıları-1 07 Ağustos 2022, Pazar GÖNLÜNDE yer yoksa güzelim, fark etmez ben ayakta da giderim. KALP dediğin atıyor zaten. Marifet ritmi değiştirmekte. ÖLÜME... Kadınların söylemeyeceği ama söylese bile sonunu şöyle getireceği cümleler 06 Ağustos 2022, Cumartesi KADINLARI bilirsiniz genelde çok kıskanç olurlar ve erkeklerin çoğu bunu kabullenir. Günümüzde ise kadınların...
Reddedilme korkusu Bir erkeğin en büyük korkusudur. Reddedilmenin acısını yaşamak istemez. Reddedildiği vakit depresyona girer, aylarca çıkamaz. Kızın burnunun çok havalarda olması Bu durum delikanlıyı korkutabilir. Yanına bile yaklaşamazken bir de sevdiğini söylemek çok zor olur. "Bu kız bana bakmaz" psikolojisi Kızı gözünde fazla büyütür böyle düşünenler. Alt tarafı kızın tekidir. Atla deve değildir sonuçta. Pek takmamak lazım bunu. "Sadece arkadaşız" cümlesi Sadece arkadaşız cümlesi bir erkeğin sevdiği kızdan duymak isteyeceği en son cümledir. Ağır tahribat yapar. Yaraları sarmak zor olur. Utangaçlık Erkeğin önündeki en önemli engellerdendir. Bir cesareti olsa neler yapacaktır da lanet olası utangaçlık bırakmaz yakasını. Hatun kişinin bir başkasına platonik aşk beslemesi Gelir bir de kendisine aşık gence anlatır bunu. Yürekler dağlanır. Ciğerler pare pare olur. Maddi sıkıntılar Kızı bir yerlere götürmek, para harcamak lazım gelir. Şimdiki kızlar parasız adama bakmaz. Çocuk da fukaraysa ne yapsın? Aşkını kalbine gömer. "Tüm sihri kaçar" düşüncesi Fuzuli sendromu yaşayan gencin sorunudur. Söyleyince aşk bitecek, tüm büyü bozulacak, bir daha aynı şeyleri hissetmeyecek sanır. "Sevdiğim kız ileride değişir mi?" endişesi Hayalinde kusursuz bir karakter vermiştir sevdiği kıza. Bunun değişimini görmek istemez. Sevdiği haliyle gönlünde yaşasın ister ve duygularını açıklamaz. Gurur Ancak, aşkta gurur olmaz. Bunu da bilmek gerekir. Kendi hisleriyle ilgili şüpheye düşmesi 'Acaba gerçekten seviyor muyum?' diye düşünür. Eğer duygulardan emin değilse, erkek mutsuz bir ilişkiye başlamak istemez doğal olarak. Zamanla emin olmaya çalışır. Kızın zaten bir sevgilisinin olması Rakip varsa zaten erkek sevse de itiraf etmek, açılmak istemez. Ne kara kedi olmak ister ne de üçüncü kişi. Ancak, bazı kişiler 'Armudun da sapı var ama koparıp yiyoruz' tarzı bir düşünceye sahip olabilirler. Kızdan bir işaret beklemesi O işaretin geldiği pek de görülmüş bir hadise değildir ama... Daha önce büyük bir aşk acısı çekmiş olması Ne denli kötü bir durum olduğunu bilir. Aynı acıları yeniden yaşamak istemez. İlk hamleyi kızdan beklemesi O hamleyi daha çok bekler. Kızın yerinde yeller eser, o daha beklerken. Çevre tarafından alay edilme korkusu Reddedilip de olay duyulursa kendi arkadaşları da kızın arkadaşları geyik muhabbetlerine meze yapar zavallı genci. Doğru zamanı beklemesi O doğru zaman nedense yakın bir zamanda değildir. Ee, insanoğlu kuş misali sonuçta. O kuş da uçar. gider bizimki açılana kadar. LÜZUMSUZ BİLGİLER Fransız bir adamın insanların gaz kokusundan bıkması sonucu ürettiği hapların kendi deyimiyle güzel bir yılbaşı hediyesi olabileceğini söylüyor. 2 farklı kokusu olan haplar gazı gül kokulu veya çikolata kokulu yapmaktadır. 'The Father Christmas fart pill' adı altında bulabileceğiniz hapların sindirim sistemine de iyi geleceği söylenmektedir. FIKRA Öğretmen, telefonla konuşuyordu - Demek Ali hasta oldu, okula gelmeyecek... - Evet gelmeyecek. -Peki, ben kiminle konuşuyorum? - Babamla! FIKRA - Beyim, merhamet edin, birkaç kuruş sadaka verin... - Yok. - Allah rızası için... - Yok dedik ya! - On kuruş da olsa yok mu? - Beş para bile yok! - Öyleyse sıkış şuraya da beraber dilenelim! AlkışlıYorum Geçtiğimiz hafta Çin'deydim. Türk arkadaşlarımla birlikte bilardo salonuna gittik. Yenilenin, içilenin ardından hesabımızı istedik. Hesabı masaya bırakan garson kız, bir müddet bizi izledikten sonra kavga ettiğimize karar verip güvenlik görevlilerini çağırdı. Halbuki her birimiz hesabı ödeme yarışındaydık. Kibarlıktan da anlamıyor bu Çinliler canım... Yasal Uyarı Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın. Balık kraker 10 Ağustos 2022, Çarşamba BİR blog yazarı 'her girişte şifresini unutan adam' Balık Kraker'in analizini yapmış. 90'lı yıllarda algı dünyası... Efsane kamyon arkası yazıları-3 09 Ağustos 2022, Salı BEN senin beni sollayabilme ihtimalini sevdim. BİZ kimseyi yarı yolda bırakmadık, onlar müsait bir yerde indiler… AVRUPA... Efsane kamyon arkası yazıları-2 08 Ağustos 2022, Pazartesi KARAYOLLARINDA değil, senin kollarında öleyim. GAZLA uçabilirsin, ama frenle konamazsın. AŞK çekenin, yol gidenin... GECELERİ... Efsane kamyon arkası yazıları-1 07 Ağustos 2022, Pazar GÖNLÜNDE yer yoksa güzelim, fark etmez ben ayakta da giderim. KALP dediğin atıyor zaten. Marifet ritmi değiştirmekte. ÖLÜME... Kadınların söylemeyeceği ama söylese bile sonunu şöyle getireceği cümleler 06 Ağustos 2022, Cumartesi KADINLARI bilirsiniz genelde çok kıskanç olurlar ve erkeklerin çoğu bunu kabullenir. Günümüzde ise kadınların...
bir erkek sevdiği kızdan neden kaçar